VAKİT GELİNCE
Allah’u Teala, Musa Aleyhisselâm’a; “Ya Musa sana bir sır bildireyim mi?” Buyurdu.
Musa Aleyhisselam; “Göster ya Rabbi.”dedi.
Bunun üzerine Allah’u Teala; “Ya Musa, filan yerdeki çeşmenin yanına git, kimse görmeyecek şekilde bir yere saklan.” diye emretti.
Musa Aleyhisselam, çeşmenin yakınında bir yere saklanıp, beklemeye başladı. Bir müddet sonra atlı zengin bir adam geldi. Altın kesesini belinden çıkartıp çeşmenin üzerine koyup, elini yüzünü yıkadı. Atını suladıktan sonra tekrar geldiği yoldan gitti.
Atlı adam gittikten sonra güle oynaya bir çocuk çeşmenin başına geldi. Avuçlarına doldurduğu suyu içti. Atlı adamın unuttuğu altın kesesini görüp, aldı ve gitti.
Musa Aleyhisselam olan biteni olduğu yerde sessizce seyretti.
Bir müddet sonra kör bir adam çeşmeye gelerek, abdest aldı. O sırada zengin adam geri döndü. Kör adama altın kesesini sordu. Adam kese görmediğini söylese de, zengin adam, kör adamı öldürür ve gider.
Musa Aleyhisselam her şeyi sessizce izledikten sonra olanlara anlam veremez.
Allah-ü Teâlâ; “Ya Musa! Kemeri alan çocuğun babası daha evvel o atlının hizmetinde çalıştı. Fakat atlı adam onun hakkını vermedi. Şimdi hakkını almış oldu. Âmâ ise, daha evvel o atlının babasını öldürmüştü. Sonra gözleri kör olduğu için onu tanıyan çıkmadı ve unutuldu gitti. Ama ben unutmam ve âmânın ölümünü o adam vasıtasıyla yaparak kısası yerine getirdim. Allah unutmaz, zamana bırakır ve vakti geldiğinde de, hesabı sorar. ”
***
Musa Aleyhisselam, bir gün dağda giderken bir çobana rastlar. Çoban, dua etmektedir; "Allah’ım, ben seni çok seviyorum. Beni Cennetine kabul et. Ben senin koyunlarını güderim, çamaşırlarını yıkarım, bitlerini ayıklarım, yemeğini pişiririm, çoraplarını yamarım."
Çobanın, duasını duyan Musa Aleyhisselam, "nasıl dua ediyorsun? Allah’ın çorabı olmaz, çamaşırı olmaz, yedi kat yerde ve yedi kat gökte ne varsa Allah’ındır. O, doğmamıştır, doğrulmamıştır. Böyle dua edilmez." der ve çobana nasıl dua etmesi gerektiğini anlatır. Çoban, ne diyeceğini bilemez. Üzülüp, ağlar. Musa Aleyhisselam’ın yanından uzaklaşıp gider.
Allah’u Teala Musa Aleyhisselam’a seslenerek; “Ey Musa, kulum beni öyle seviyordu ve öyle dua ediyordu. Sen ne yaptın? Kulumu üzdün.”
Musa Aleyhisselam, çobanın arkasından gider ve gönlünü alır.