DUYGU KARAHASANOĞLU

Tarih: 24.07.2025 19:06

İKİ METRE BEZ

Facebook Twitter Linked-in

                                             İKİ METRE BEZ 

 

                                 Akıl, pazara çıktı nazar olmadan geri döndü. Bu sözü sanırım herkes biliyor. Bilmeyende araştırırsa, öğrenir. 

Herkes kendi aklını beğenince; hoş görü, anlayış  ortadan kalkıyor. Farklı fikirlere tahammül azalıyor. Birbirine olan saygı, sevgi yok oluyor.  “ben bilirim” söylemleri artıyor.

Kısacası, hoş olmayan eylemler meydana geliyor. Bu dünya oyun, oyalanma yeridir. Hiç kimse dünyada kalıcı değildir. Vakti gelen, bu dünyadan göçecek. Sayılı nefes, sayılı gün…

Yunus Emre’nin dediği gibi; “gelin danış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz.”

Dünya, kimseye kalmayacağına göre kin, nefret, intikama gerek var mı? 

Belli süreliğine gelinen bu dünyada kalp kırmaya, gönül koymaya gerek var mı? 

Makam, unvan almak için paralanıp dövünmeye gerek var mı? 

 Ne kadar yaşarsan yaşa, son hep aynıdır.

“…Neylersin ölüm herkesin başında.

Uyudun uyanamadın olacak.

Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında?

Bir namazlık saltanatın olacak,

Taht misali o musalla taşında.”

Şiir dizeleri hayatı sanki özetler gibi. 

                                    Dünya da, misafirken ne diye insanlar birbirine kötü muamelede bulunur. Ekip, biçip gidecek, olduğumuzu bile bile ayak kaydırmalara ne gerek var? 

“Bu dünya hep senin olsa ne yazar.” 

                                   Bir yedikleri ayrı giden iki arkadaş, gün geldi ayrı düştü. Her ikisi de kendine göre iş tuttu.  Biri çok zengin olurken, diğeri orta hali zenginlikte kalır.

Bir gün zengin olan, arkadaşını ziyaret gider. Sohbet muhabbet derken, konu kazançlarına gelir. Zengin olan, arkadaşını işyerine davet eder. 

Zengin adam, mağazalarını, dükkanlarını, evlerini tek tek gezdirir.  Orta halli  adam, “hepsini gördüm. Ancak benden iki metre fazla bezin var.” der.

Zengin adam sinirlenir. “Bu kadar mal mülküm var. Nasıl olur da, senden iki metre fazla bezim olur?” der.

Orta halli  adam; “benden iki metre fazla bezin var.” der.

İki arkadaş arasında tartışma uzayınca, konu mahkemeye taşınır. Hakim huzuruna çıkarlar. Zengin adam şikâyetçi olduğunu söyleyerek; “arkadaşıma mallarımı, dükkanlarımı, katlarımı gösterdim. Ancak benden iki metre fazla bezim olduğunu söylüyor. Bu nasıl olur?”

Hakim diğerine dönerek; “sen de anlat bakalım.”

Orta halli adam; “dükkanları, katları, mağazalarını gördüm. Ancak benden iki metre fazla bezi var.” der.

Hakim bir müddet düşündükten sonra zengin adama dönerek; “doğru söylüyor, senin boyun  uzun, kilon fazla olduğundan arkadaşından iki metre fazla kefene sarılacaksın.”

 

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —