YAŞAM VE ÖLÜM
Bu dünya oyun ve oyalanma yeri olduğunu bir çok kişi bilmesine rağmen hala açgözlülüğe, hırsızlığa devam etmektedir.
Öyle insan var ki, haram yemeden, yolsuzluk yapmadan neredeyse yaşayamayacak durumda! Birinin malını yemek, malını çalmak, ahlaklı olmayanların işi olduğu bir gerçektir.
Son yıllarda uyuşturucu kullananların ve uyuşturucu satıcılarının sayısı arttı.
Neden ve niçin sorularını sormam da herhalde sakınca yoktur.
İster cevap verilsin ister verilmesin. Ancak gerçekler asla saklanamaz. Bugün olmazsa yarın mutlaka açığa çıkar.
Şimdi diyeceksiniz ki, açığa çıkarsa ne olur?
Hiçbir şey, efendim! Ahlaklı olmak herkesin harcı değildir. Gıybet çekmeden, yalan konuşmadan, haram yemeden kaç kişi toplum içinde yaşıyor?
Hesap günü geldiğinde herkes yaptıklarının cezasını çekecek.
Dünya gelip geçici bir uğrak yeridir. Her dünyaya gelen belli süre yaşadıktan sonra ebedi istirahatına çekilecek. Dünyada yaptıkları, yapamadıkları onunla birlikte gidecek.
Şimdi tekrar soruyorum. Ahlaklı yaşamak zor mu? Birine iftira etmek, nifak sokmak, insana yakışacak meziyetler midir?
Dünyada kullanılan her ne varsa; makam, unvan, ev her şey ama her şey sadece dünya için geçerli. Sonrası, evet sonrası! İşte, asıl mesele burada. “ben üstünüm. Ben falan yerde yöneticiyim” gibi sözler, oyun ve oyalanma dünyasında söylenecek sözlerdir.
Vicdan diye bir şey vardır. Vicdanlı olanlar ve vicdanlı olmayanlar. Ayrıştırmayı yine siz değerli okurlarıma bırakacağım.
Kimimiz sesli kimimiz sesli olarak her birimiz bu dünyadan çekip gideceğiz. Hiç kimse dünyada ebedi olarak kalmayacak. Doğacak, yaşayacak ve ölecek. Bu zaman aralığında yaşarken, ahlaklı olma ön planda tutulmalı.
Adaletli olmak, her şeyden daha önemlidir.
Allah, Cebrail (as) ile Hz. Âdem’e (as) üç cevher gönderdi. Bunlardan birisini tercih edip almasını istedi. Bu üç cevher İman, Haya ve Akıl’dı.
Hz. Âdem (as) aklı tercih etti. Cebrail (as) haya ile imana “Âdem aklı seçti. Siz dönüp gidin” dedi.
İman “Allah bana akıldan ayrılmamamı söyledi” dedi ve aklın yanında yer aldı.
Haya da “Allah bana imandan ayrılma emrini verdi.” dedi ve imanın yanında yer aldı. Böylece Âdem (as) her üçüne de sahip oldu.
