DUYGU KARAHASANOĞLU

Tarih: 18.07.2025 10:52

NE KAZANDIK NE KAYBETTİK?

Facebook Twitter Linked-in

                                     NE KAZANDIK NE KAYBETTİK?

 

                         Ne kazandık, ne kaybettik? İki kelime üzerinde duracağım. Kaybettiklerimiz ve kazandıklarımız. Herkes kendine göre yorum yaparak, algı yaratmaya çalışıyor. 

Ne saygı kaldı, ne de sevgi!

“Ben bilirim” edaları gün geçtikçe artmaya başladı. Ne oldum değil, ne olacağım diyeceksin. Hangi canlının bir saniye sonrasına garantisi var? Bunu hiç kimse bilemez.

Dün yaşandı bitti. Bugünü yaşıyoruz. Ancak yarın, evet yarın! Hangimiz yarını biliyor? 

HİÇ BİRİMİZ!

Hayalsiz yaşanmaz, kuralsız da toplum olmaz. Eee, öyleyse! 

                        Neler kaybettiğimizin  bir farkın olabilsek, emin olun ki, her şey yolunda gider. 

Hoşgörülü olmak gerekir. Bir insana tahammül etmek bu kadar zor mu? Her şeyi “ben bilirim” edasıyla ahkam kesmek neyin nesi? 

Rabbi, sayılı nefes verdi. Kimin günü gelmişse, o dünyadan elini eteğini çekip ahret yolculuğuna çıkacak. Sanırım bunu herkes biliyor. 

Saygıyı,sevgiyi, hoş görüyü, tahammül etmeyi kaybettik. Dahası insanlığımızı unuttuk. Kimseyi yadırgamıyor, eleştirmiyorum. Ancak kaybettiklerimizi düşündükçe üzülüyorum. Toplum olarak elbette görevlerimiz vardır. 

İşte, unutulan bu görevlerimiz adına üzülüyorum. Kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur. Ne var ki, kendini üstün görenlerle her daim karşılaşıyoruz. 

Her yerde seviye olmalıdır. Kaybettiklerimizi geri alabilir miyiz? Diye  soranlar olabilir.

Ancak sormadan önce herkes elini vicdanına koyarsa da, gerçeği görür ve bulur. 

                        Gelelim kazandıklarımıza! İşte burası biraz muamma. Diyeceksiniz ki, neden muamma? 

Yazsam mı yazmasam mı diye düşünüyorum! Yazarsam mı iyi olur, yazmasam mı iyi olur? Hani derler ya, yazsam bir türlü, yazmasam bin türlü. 

Birileri kendine yine pay çıkaracak. İşte, burada tamamen ayrı düşünüyoruz. Hoş görülü davranıp, tahammül etmek gerekir. 

Bunu becerebiliyorsak, kendimizi şanslı görmeliyiz. Beceremiyorsak, bahtımıza küselim. 

Her şey o kadar değişti ki, noktasına virgülüne, ünlemine soru işaretine, iki nokta üst üste, iki eşittir, eksisine artısına, bölmesine çarpmasına hepsine dikkat etmemiz gerekir.

Haa, şunu da, unutmadan yazayım ki, aklımızda kalsın. Kimseyi suçlamıyor, kimseyi eleştirmiyoruz. Kimseye gözünün üzerinde neden kaşın var da demiyoruz. 

Herkesi, yaradan da dolayı seviyoruz. Buna kimse karışamaz. Yaradan da dolayı herkesi sevebilirsek,i inanın hiçbir kötülük olmaz.

Hesap günü geldiğinde herkes Allah huzurunda hesap verecek. 

Kim ne yaparsa yapsın, ancak kul hakkıyla ahret yolculuğuna çıkmasın. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —